30 Aralık 2009 Çarşamba

L'Internationale

Evet Enternasyonal marşına kadar ekledim buraya şarkı olarak ama sebebi var: Ne zaman NST'ye bağlasalar beni, kızımın kalbi aynen 4 nala koşan atların sesini çağrıştırıyor. O ses de bana Enternasyonal marşını çağrıştırıyor ne yapabilirim. Hatta geçenlerde sessiz sedasız uzanmış kızımın kalp atışlarını dinlerken (-ki 20 dakikalık meditasyon ayini gibi oluyor o anlar...) o fon müziği eşliğinde Nazım'ın dizeleri geldi aklıma "Dört nala gelip uzak Asya'dan Akdeniz'e bir kısrak başı gibi uzanan, bu memleket bizim..." Kaç bebeğin annesi NST'de Nazım'dan şiir düşünüyordur, İmge hanım alışsın egsantrik bir anne fikrine şimdiden- eğer zaten çoktan hazırlamadıysa kendini - bu kadın biraz deli galiba- şeklinde :)

Kızımın babası geldi, birlikte beklemeye başladık. Heyecanlı bir şey beklemek özellikle de tarih belli değilse... Evet, gemimizin rotasını ben kaptan yine Mesa hastanesine ve başka bir d
oktora çevirdim. Deli miyim? Hayır değilim bence...Sadece içime sinmeyen doktorlarla yapamıyorum, kendimi ikna etmeye çok çalıştım ama nafile...sonunda 1 ayda 3. doktora giderek doğru kişiyi buldum. Şu ana kadar gittiğim doktorlar da harika referansları olan son derece iyi doktorlardı ama bende hep "something is not right" duygusu uyandırmışlardı. Hatta buraya da yazmıştım. Son gittiğim doktor 28 Aralık için gün vermişti, sezaryenle alacaktı kızımı. Yani buna göre kızım dün doğmuş olacaktı, bugün 2 günlük bebek olacaktı ve biz her yıl 28 Aralık'ı onun doğumgünü olarak kutlayacaktık. Şimdi çok tuhaf geliyor düşününce...Kızım hala doğmadı ve halinden de mutlu belli ki.Doğumgününü doğanın ya da bebeğimin değil de bir doktorun belirlememiş olmasına seviniyorum. Kızıma doğmak istediği günü kendi seçme hakkı ve şansı veriyorum ve bence bu büyük bir armağan onun için...hele ki de %80 doğumların randevulu gerçekleştiği günümüzde... Sonuç olarak bekliyoruz hepimiz. İlk 1-2 gün babası ben gece her uyandığımda -ki en az beş altı kere uyanıyorum "vakit geldi mi" diye uyanıyordu, şimdi o da kanıksadı, her uyandığımda kalkmıyor. Yalancı çoban hikayesine dönmesin de bu iş! :)

Gelelim en en çok güzel habere: Yeni doktorum Ebru hanım, sadece günü seçmeyi kızıma bırakmakla kalmadı, normal doğum da deneyeceğiz. Tabii ki şartları var, risk gördüğü an istikamet: ameliyathane! Hiç sorun değil benim için ama...en azından deneyeceğimizi biliyorum ve doktoruma bu kez çok güveniyorum.-I mean it - Diğerlerinde aslında o kadar da güvenememiştim, şimdi itiraf etmekte sakınca yok :))) Takvime göre 6 ocak dedi Ebru hanım, bir hafta da bekleme hakkı tanıdı oldu
mu 13 Ocak! Ohooooo, bana bir rehavet geldi tabii anlatamam. Ama 13'üne kadar İmge hanım gelmezse artık alacağız, ona da bir şey diyecek değilim :)

Günlerim bekleyerek, ara sıra arkadaşlarımı görerek, kızkardeşlerimle vakit geçirerek, örgü örerek falan geçiyor...Arka planda bir "tik tak" sesi hep var ama bakalım ne zaman çalacak saat benim için....hayırlısı diyorum :)) Sağda geçenlerde İmge'nin teyzesinde upwords oynarken çekilen bir resmimiz var. Başka türlü vakit geçmiyor vallahi ne yapalım :)

Bu haftasonu Mesa'da normal doğum eğitimine gittik. Süperdi. Babaların da katılması zorunlu, slaytlarla anlattılar doğum olayını sonra masaj teknikleri, nefes alma teknikleri öğrettiler. Çok başarılıydı, o derece ki kızımın babası artık benimle doğum odasına gelmeye karar verdi. Çok sevindim tabii. Onun yanımda olması bana büyük cesaret verecek. Kendimi
Amerika'da hissettim:) Hani şu Lamaze kursları falan oluyor ya filmlerde görüyoruz. Kızım İmge vallahi her şeyin pek asortik oldu, sen de pembe payetli bir tulumla falan doğarsan hiç şaşırmayacağım:))) Biz tabii yine hemşireleri deli ettik sorularımızla...efendim bir komplikasyon olursa ameliyathaneye kaç dakikada iniliyor vs vs? :) Ama bu çok önemli bir bilgi bizim için çünkü benim komplikasyon riskim daha fazla ve en fazla 4 dakika içinde müdahale edilmesi gerekiyor. Neyse ki 2 dakikada inilebiliyormuş. Derin bir nefes aldık tabii. Solda müstakbel hastanemde eğitim sonrası çekilen resmim var. Sertifika bile verdiler yine, çok darda kalırsam sanırım birini doğurtabilirim :)))

Kızımızı bekliyoruz....




2 yorum:

Adsız dedi ki...

Merhaba canım ,
Sanırım ismin Yıldız. Blogunu birkac gündür takip ediyorum Tabiki ssvd yolculugunu da.

Sana dogum yolunda sans diliyorum.

Umarım ssvd yi basarırsın. Ara sıra ssvd grubumuza da yazarsan arkadslarımız seninle aynı heyecanı yasarlar.

sevgilerle . Nilay

Yıldız Tozunun Marifetleri dedi ki...

Merhaba Nilay,
Yıldıztozu aslında kızıma taktığım isimdi cinsiyeti belli olmadan önce...gruba bugün yazacağım.
Sevgiler;
Yasemin