16 Eylül 2009 Çarşamba

Biliyorum sen bir meleksin, seni sevmem için gönderildin...

Kızımı doktora götürdük geçen gün. Yine baktımmmmm, o güzel ellerine ayaklarına 2 tane mini mini böbreğine, kalbine. Ya bundan daha güzel, daha mutlu bir an olabilir mi? Sanırım kucağıma aldığımda olacak...

Artık nihayet İmge'yi bir "person" olarak kabul edebilmiş durumdayım...Yani onunla sesli de konuşabiliyorum. Karnıma doğru "Kızıım" diye seslenebiliyorum. Ellerine hayran oldum bu kez de... Aman Allahın o ne güzel eller öyle. Aman bir de edalı ki küçük hanım! Ellerini öyle bir havalı eğip, büküyor, kıvırıyor ki yok böyle bir şey. Halasına ve teyzelerine de gönderdim bu kez resimlerini... halası her şeyinin şimdiden bu kadar tamamlanmış olmasına şaşırdı, Burcu teyzesi ise ellerine bayılmış... Buzdolabımın kapağında duruyor resimleri, her gün günaydın di
yorum ona, bazen o da bana tık tık yapıyor içeriden ama genelde sabahın o saatlerinde uyuyor oluyor kızım daha. genelde yemek yerken ya da hemen sonrasında hareketleniyo İmge. o da bizim gibi yemeyi sevecek galiba...Seviniyor sanırım o da içeride "Yaşasınnn, annem yemek yiyor!" diye... :) İmge'nin 24 haftalık olmasına sevinmemin bir nedeni de artık anne karnı dışında da yaşama ihtimalinin olması. 24 haftalık bir bebek çok özel koşullarda ve biraz da şansla yaşatılabiliyor. Bunu bilmek beni çok rahatlatıyor. Gerçi şu ana kadar böyle bir şey olacağına dair bir işaretim yok ama olsun.

24 haftalık bir bebek büyük bir mısır koçanı kadardır deniyor. Şu zamana kadar onu ne çok farklı bitkiye benzettim. Minnacık bir üzüm kadarken, bir sonraki meyveye/sebzeye geçebilmesini nasıl sabırsızlıkla beklediğimi hatırlıyorum. Sanırım gebelik ilerledikçe benim de sabırsızlığım azalıyor, büyümesiyle ilgili. Doğumu beklerken ki sabırsızlıkta henüz başlamadığından her şeyin olduğu gibi bunun da tadını çıkarıyorum şu aralar...Şu anda kızım çok zayıf tabii,aynen bu mısır koçanı gibi... bir deri bir kemik ultrason görüntüleri beni de üzüyor. Bir arkadaşım Somalili açlara benzediğini söylüyor. Ama bu haftadan sonra kilo almaya ve derisinin altında yağ depolamaya başlayacak kızım. Tabii bu, benim de aynı şekilde depo yapmam anlamına gelmiyor. Bu aralar iştahımın çok artacağını okuyup duruyorum ve bu durum beni endişelendiriyor. Kızımızın beyni de hala gelişmekte, ayrıca tad tomurcukları da oluşuyor. Akciğerlerinde o ağaçsı görüntüyü oluşturan dallar oluşmaya başlıyor bu hafta. Ayrıca akciğerlerinde surfactant adı verilen bir maddeyi oluşturacak olan hücreler de oluşuyor. Bu madde, İmge doğup ilk nefesini aldığında ciğerlerindeki hava keseciklerinin havayla dolmasını sağlayacak. Teni hala incecik ve şeffaf ama bu da yakında değişmeye başlayacak. Ultrason görüntülerinde başına bakınca gördüğün şey iki beyin yarıküresiyse zaten herşeyi ortada kızımın. O teni bir an önce kalınlaşsa, kemikleri sağlamlaşsa iyi olur. Korkutuyor beni :)


Bu haftasonu ayrıca tetanoz aşısı olacağım ve şeker yüklemesi yapılacak. Tetanoz aşısının içinde canlı virüs olmadığı için bana ya da bebeğe bir zararı olmuyormuş. Bu sayede bendeki antikorlar İmge'ye de geçecek. Şeker yüklemesi denen şey de öyle adının çağrıştırdığı gibi büyük bir şey değil. 50 gr. sıvı şeker içtikten sonra kandaki şeker oranına bakılacak. Bu şekilde bende gizli bir şeker hastalığının olup olmadığı anlaşılıyor. Hoş, Ekin'de ben bunların hiçbirini yaptırmamıştım ama neyse eksik kalmayalım. Allah korusun bir şey olur sonra falan!

Geceleri henüz rahat yatabiliyorum. Bacaklarımın arasına yastık koyarsam yan yatabiliyorum ki şu anda en iyi pozisyon bu hem bebek hem de benim için. bazen sırt üstü yatarken rahatsız olup uykumda oflayıp pufladığımda babası beni yan döndürüyormuş :) 24 haftalık bir bebek yandaki gibi görünüyor. İmge'nin de aynen buna benzer bir resmi var, ellerini çenesinin altında tuttuğu..


Kızımı çok özledim :)

13 Eylül 2009 Pazar

Santiago...


Şu anda mırıldandığım şarkı bu... Aslında mırıldanmayıp yüksek sesle söylesem İmge'de duyabilir. Söylendiğine göre şu anda dışarıdaki sesleri gayet güzel duyabiliyor kızım...Hatta e
ğer doğduktan sonra alışmasını istediğimiz evdeki rutin sesler varsa, onları dinletmeye başlamanın tam sırası...Elektrikli süpürge mesela iyi bir fikir olabilir :) Tabii müzik de dinletmek gerekiyor ama henüz yapamadım ben. Bol bol ingilizce kanallarda dizi izliyorum, belki İmge'nin yabancı dile yatkınlığı olur böylece. Bütün CSI dizilerini çok seveceğinden eminim, başka bir şey izlemiyor annesi çünkü uzunca bir süredir..

Bugün İmge ve benim resimlerimizi ekleyeceğim buraya... İnsan zamanın nasıl geçtiğini fark edemiyor. Ne zaman 23 haftalık oldu İmge, daha dün sabırsızlıkla 8 haftalık olması için gün sayıyordum. İmge'nin hareket
lerinin henüz belli bir düzeni yok ya da ben fark edemedim. Ama akşam geç saatlerde ve sabah erken saatlerde hareketleniyor onu biliyorum. Eğer ben hareket halindeysem ya sallantıdan uyuyor ya da ben hareket ettiğim için ya da başka şeylerle meşgul olduğum için ayırt edemiyorum. Hareketleri giderek güçleniyor. Hatta bu sabah çok sevimliydi, dışarıdan bakınca da görebildim hareket ettiğini. Hemen babasını çağırdım, o da çok şaşırdı.

Hareket ettiği zaman durmasın devam etsin diye babasını fısıltıyla çağırıyorum beni duyup durmasın, dikkati dağılmasın diye. Babası bu gereksiz hareketime gülüyor. Bence hiç de
gereksiz değil, kızım duyuyor bizi artık. Yakında hareketlerinin belli bir düzeni olduğunu da hissedecekmişim. Hatta anne karnında hıçkırık tuttuğunda da anlayabilecekmişim. Artık kızımla konuşmak da o kadar tuhaf gelmemeye başladı. Sürekli olarak kendini hatırlattığı ve orada olduğunu hissettirdiği/gösterdiği için belkide...

Gelelim İmge'nin içerideki dünyasına... 23 haftalık bir bebeğin kendi uyku düzeni oluşmuş oluyor. Ve bu düzen illa anneninkiyle uymak zor
unda değil :) olsun, zaten doğunca da uymayacak nasılsa, pratik oluyor şimdiden. Gerçi kızım henüz beni uykudan uynadırmadı ama çok erken uyanıyorum sabahları...belki de onun hareketlerinden, bimiyorum... içeride minik bir jimnastikçi olduğu da zaten malum. Şu anda kızımın teni kırmızı. Dünyadaki tüm bebekler, sonradan tenleri nasıl olacaksa olsun kırmızı oluyormuş... İmge şu anda büyük boy bir mango kadar.